Başlıyoruz, üzerinize rahat birşey giyin...

Dear All,

Birden fazla kişiye mail atacağımızda merhabalar mı yazsam, ne desem, diye muğlakta kaldığımızda "to"dakilerin hepsi Türk olsa bile, hiçbiri değil "dear", çük kafalı bile olamayacak insanlar dahi olsa kullandığımız bu sahtekar plaza diliyle hepinizi selamlıyorum. 

Bendeniz, uluslararası bir firmada kendisine bağlı müdür de bulunan, müdürün üstü ama ulu insanlar yani GMYlerin altındaki yerlerde sıkışmış, "yırtma" mücadelesi veren bir beyaz yakalıyım...

Yaklaşık olarak 15 yıldır bu mücadelenin içinde, bir cost cutting senin, bir head count freeze senin, küçülüyoruz şimdi fedakarlık zamanı, büyüyoruz şimdi de fedakarlık zamanı, bu sene bonus YOK ama sizi işten atmadık, yurtdışına eğitim çıktı, bayramla izni köprü yaptın mı? diye önümüzdeki maçlara bakan orta-üst düzey bir yöneticiyim... Evet ben de tatile Yunanistan'a gidiyorum:)

Yani anlayacağın senin bir modelinim, belki de senim...

Bu blogda amaç rahatlamak, gülmek, belki birilerine ilham olmak. Ne yazacağım derseniz; plaza hayatının yavşaklığını, sahtekarlığını, güzel yanlarını, yırtanların ne yaptığını, yırtamayanların hatalarını, kariyer yolundaki hataları, kendi ve yakın çevremin deneyimleri ile sizlerle paylaşacağım.

Buyrunuz, başlıyoruz...