25 Kasım 2017 Cumartesi

Yurtdışına "kapak" nasıl atılır? (1) - Bitmeyen hayal

Efendim benim iş hayatın girdiğimden beri en büyük hayalim yurtdışında çalışmak ve de yaşamaktı. 40'ıma gelmeden bunu yapabilmiş olmanın ve halende yurtdışında çalışmanın verdiği rahatlıkla sizlerle bir kaç yazı boyunca bu hayaller nerden doğar, yurtdışına nasıl gidilir, gitmek faydalı mı vb. konuları yazacağım.

Bir müddettir yazamadım, öncelikle o konuda takipçilerime özürlerimi sunarım.

Kendi adıma yurtdışında çalışmak istememin birçok sebebi vardı. Eminim bir veya birkaçı sizlerin nedenleriyle de uyuşacaktır.  Herşeyden önce iş hayatına başlangıç yıllarım üniversitede hayalini kurduğum gibi olmadı. İlk 2 sene ossuruktan pozisyonlarda ve düşük ücret veren yerlerde çalıştım, askerlik sonrası denetim kariyerim başladı ama yaş olmuştu 25...

Kariyerimin ilk yıllarında gördüğüm daha önce bahsettiğim gibi label üniversiteden mezunlar iş bulma konusunda bir adım öndeler ama daha sonra durum eşitleniyor. Zira iş hayatında önemli olan iş bitirmek. Neyse ama bu sefer ortaya yurtdışında çalışmış olup ülkeye dönüş yapanlar çıkıyor. bunlar aniden "müdür" olarak bir ekibin başında yeşeriveriyorlar. Banka örneğinden yola çıkarsak, 5 yıllık bir müfettiş sabite müdür yardımcısı olarak geçmeyi beklerken Amsterdam'daki, Rusya'daki veya Romanya'daki Türk Bankaları'nın birinde 5 yıl çalışmış olan biri çat diye Banka'ya müdür olarak gelebiliyor. Bunu defalarca gördüm, aynısı reel sektörde de geçerli. Yani kariyer yurtdışında çalışıp ülkeye dönmek kariyer açısından avantajlı...

Yurtdışında kariyer (bulunduğunuz ülke ve iş koluna da bağlı olarak) daha hızlı ilerliyor. Müfettişken iki kez yurtdışına denetime gitmiştim, her seferinde okuldan mezun olalı 4 sene olmuş "audit manager"lara, toplam kariyeri 6 sene olan "senior manager"lara denk geldim. Gördüm ki terfi olayında dünya bizden başka yerde. Dünya diyorum çünkü bu denetimlerin biri Avrupada diğeri ise Asyadaydı. Yani terfi nispeten (tabii iyi bir çalışan olduğunuz varsayımıyla) daha kolay.

Ailemde yurtdışında çalışmış akrabalarım var, hiçbir şeyi yokken giden bu akrabalarım şu an evler ve dükkanlar sahibi. Çocukları birden çok dili "native" gibi akıcı şekilde konuşabiliyor. Yani emeğinizin karşılığı maddi olarak var, maddi olarak olmasa bile orada kazandığınızı Türkiye'ye yatırdığınızda döviz kuru olayından dolayı ülkemizde hatırı sayılır bir varlık yapabilirsiniz.Özellikle yurtdışında bonus olayı bizdeki gibi güdük değil. Benim adıma bu en büyük belirleyici olmuştu; aldığınız para ile yaşamak istediğiniz hayat arasında ciddi bir fark varsa ve bu durum çalıştığınız şirkette değişmiyorsa, başka şirkete geçiğinizde de değişmeyecekse, kafayı kaldırmakta fayda var...

Başka sebepleri de siz ekleyebilirsiniz, misal şu an çalıştığım ülkede yasal iznim 30 gün. Fransa gibi yerlerde çalışma saatleri inanılmaz derece medeni. İtalya, İspanya keza aynı şekilde. İzni kullanmama gibi olaylar söz konusu değil.

Ben apolitik biriyim, ama çevremde ülkenin gidişatını beğenmediği içinde gitmek isteyen kişi sayısıda oldukça fazla.

Çocuğu için de yurtdışına gitmek isteyen var. Zira Türkiye'de en iyi okula bile gitse aksanı maalesef yurtdışında özellikle erken yaşta gidildiğinde alındığı şeklinde olmayacak. Bir de tabii bu beğenmediğimiz Türk aksanlı ingilizceyi ülkemizdeki okullara akla hayale  sığmayacak bir para ödeyerek elde ediyoruz... Şaka gibi...

Beni yurtdışı için motive eden etkenler para-kariyer-tatil ve cocuğumun eğitimi söz konusuydu. Senelerce deli gibi uğraştım...

Bir sonraki yazıda acı gerçeklerle yüzleştireceğim sizi... Görüşmek üzere,

5 yorum:

  1. öncelikle "kapak atmak" şeklindeki ortadoğu,şark zihniyetini bırakarak başlamalısınız.aksi takdirde orda da çakal gibi ortalıkta dolaşan çomar türünden farkınız olmayacak.

    YanıtlaSil
  2. Yorumunuzu pek anlamadım (benim eşekliğim), anlayabildiğim kadarına da katılmıyorum ama güzel bir noktaya temas ettiniz. Kapak atmak başlığı tırnak içinde yazdım, o şekilde algılanmalı. Bununla birlikte bence insanların yurtdışında çalışmak veya yerleşmek istemeleri pek ortadoğu zihniyeti içine girmiyor bence (hatta tam aksi, çoğu zaman). Yurtışında Türklerin çakal moduna geçmeleri için ise bin fırın ekmek yemeleri gerek. Geçtiğini zanneden veya akıllı geçinen olabilir ama yurtdışında, beyaz yakalı dünyasında çok farklı kast sistemleri, lobiler ve senior politics var; başka bir yazıda bahsederiz. Katkınız için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. Merhabalar ben de sizin gibi yurtdışında yaşama hedefi olan biriyim. benim önümde birkaç yıl daha var çünkü şu an öğrenciyim. istanbul üniversitesinde işletme okuyorum. ama şimdiden araştırma yapıyorum ki hayatımı ona göre şekillendireyim. okuduğum bölümü de göz önünde bulundurduğumuzda bana nasıl bir yol izlemem konusunda yardım edebilir misiniz? Şimdiden teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 18.01.2018 tarihli yazı ve sonrasında yazacağım yazıya bakın lütfen. Üniversiteniz iyi. Mezuniyette mutlaka uluslararası bir firmada çalışmaya bakın ve o firmanın yurtdışı ofisine geçmeye çalışın. En kolay yol budur.

      Sil
  4. Merhaba.Yazılarınızda yurt dışına gitmek için gösterdiğiniz yollardan bir tek yabancı kişilerle evlilik seçeneği bana uyuyor.Bende evliliğe karşı birisi olduğumdan onu da pas geçmek durumunda kalıyorum.Biraz kendimden bahsetmek istiyorum.Çünkü cidden fikirlerinize ihtiyacım var.
    Ben fen lisesi mezunu,ilk okulda Tr dereceleri yapmış,burslu kolejlerde okumuş birisiyim.Ama maalesef lise de anne-babanın travmatik boşanması ve maddi-manevi yaşadığım sorunların neticesinde okulda başarısız oldum.Disiplin,öz saygı gibi vasıflarımı kaybettim ve sonrasında okumaktan vazgeçtim.Disiplin konusunda örnek vermem gerekirse,iyi bir basketbol oyuncusuydum.Ama dönemin getirdiği sorunların neticesi olan boş vermişlik yüzünden sakatlandım ve muhtemel basketbol kariyerimi noktalamak zorunda kaldım.Neyse daha sonrasında lüks bir otelde garsonluk-barmenlik yaparken kafam attı,4 ay sınava çalıştım.Denemelerde Tr'de baya iyi hukuk fakültelerine gidecek kadar soru yaparken kaydırma yapıp,özel eğitim(kabaca öğretmenlik diyebiliriz,ama daha alengirli) adında bir bölüme geldim.Eskişehir'de okuyorum.Kısacası hayatta hep şanssız oldum.Ben de yurt dışında çalışmak ve yaşamak istiyorum.Aslına bakarsanız hedefim ortalamanın görece 1-2 çıt üstü bir hayat(misal paylaştığınız tatil beldelerine gitmek isterim.Kısaca ortalama bir insan olmak yerine çevreme ışık saçan,insanların örnek aldığı,umutlandığı bir hayat ve kişilik istiyorum).Bunu Tr'de gerçekleştiremeyeceğimi düşündüdüğüm için yurt dışı seçeneğini hedeflerim arasına koydum.Son 6 ayda aklım başıma geldi.Deli gibi okuyor ve kendimi geliştirmeye çalışıyorum.İngilizce çalışmaya başladım,düzenli spor yapıp,diksiyon vs üzerinde çalışıyorum.Yani temelden başladım diyebilirim. Blogunuzu okuyorum ve sizi bir abi olarak gördüğümden,hayata,iş hayatına ve yurt dışına gidiş sürecine dair tavsiyelerinizi almak istedim.Yardımcı olursanız sevinirim :)
    mail: kahraman9603@gmail.com

    YanıtlaSil